Son dönemde konut piyasasında yaşanan hareketlilikler, Türkiye’nin inşaat sektörü ve konut politikaları üzerinde önemli değişimlerin sinyallerini veriyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamalarda, konut politikalarının geleceği hakkında çarpıcı bilgiler paylaştı. Özellikle hibe sisteminin yerine ticaret modelinin benimsenmesi gerektiğini belirten Bayraktar, bu değişimin konut sektöründe sağlıklı bir gelişim yaratacağını vurguladı.
Bakan Bayraktar, hibe sisteminin işleyişinde yaşanan aksaklıklara dikkat çekti. "Konut hibe sistemleri, yalnızca belli bir kesimin yararlandığı bir yapı oluşturuyor. Bu sistemin, daha geniş bir kitleye hitap etmesi ve tüm vatandaşların konut sahibi olma arzusunu desteklemesi gerekiyor." diyen Bayraktar, yeni yaklaşımın tüm topluma hitap eden, sürdürülebilir bir ticaret modeline odaklanılması gerektiğini ifade etti. Türkiye'nin artan nüfusuyla birlikte konut ihtiyacının da artacağına dikkat çeken bakan, bu nedenle konut politikasının sadece hibe odaklı değil, aynı zamanda ticaret odaklı olması gerektiğini aktardı.
Bakan, "Konut sektörü, ekonomik büyümenin motorudur. Dolayısıyla bu sektörde sürdürülebilir büyümenin sağlanması için, devlet olarak teşviklerin yanı sıra piyasa dinamiklerinin de devreye girmesi gerekiyor." şeklinde görüşlerini ifade etti. Yeni ekonomi modeli kapsamında, belirli bir sayıdaki vatandaşımıza hibe verilmesinin yerine, konut projelerinin ticaret üzerinden yürütülmesinin daha faydalı olacağını dile getiren Bayraktar, özel sektör ile kamu kurumları arasındaki işbirliklerini de artırmak gerektiğini vurguladı.
Bayraktar’ın açıklamasında ayrıca, yeni konut projeleri ve bunların hedefleri de yer buldu. Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde inşa edilecek yeni konut projeleri, kamu ve özel sektör işbirliği ile derin bir analiz sonrası belirlenecek. Bu projelerin, özellikle düşük ve orta gelir gruplarına hitap edecek şekilde tasarlanması gerektiğini belirten Bayraktar, "Amacımız, vatandaşlarımızın kaliteli ve ulaşılabilir konutlarda yaşamasını sağlamaktır" dedi.
Yeni konut politikalarının, toplumsal refah düzeyini artırmayı hedeflediğini kaydeden Bakan, bunların sadece istihdam yaratmakla kalmayıp, aynı zamanda ekonomik döngüyü de canlandıracağını ifade etti. "Konut sektöründeki istihdam artışı, pek çok sektörü de olumsuz etkileyen kriz ortamlarında bile, yeni iş fırsatlarının yaratılmasına olanak sağlar." şeklinde konuşan Bayraktar, iş gücü piyasasının da bu politikalar doğrultusunda yeniden şekilleneceği öngörüsünde bulundu.
Bakan Bayraktar, katıldığı bir toplantıda, "Konut politikalarımızı güncelleyerek, sadece yaşam alanları değil, aynı zamanda ekonomik ve sosyal büyümeyi destekleyecek yapılar oluşturmayı amaçlıyoruz." diyerek, konut sektöründeki dönüşümün toplumsal kalkınmayı da beraberinde getireceğinin altını çizdi. Bu süreçte, yerel yönetimlerin de aktif bir rol oynaması gerektiğine dikkat çeken Bakan, "Yerel yönetimlerimiz, konut projelerinin planlaması ve uygulanmasında en önemli paydaşlarımızdır." ifadesini kullandı.
Son olarak, Bakan Bayraktar, bu yeni model ile ilgili detayların önümüzdeki günlerde kamuoyuna açıklanacağını söyledi. Konut piyasasında atılacak adımlar, sektörde rekabetin artışını sağlayarak, vatandaşların daha uygun fiyatlarla konut edinmelerine olanak tanıyacak. Bu kapsamda, başlangıçta belirlenen hedefler doğrultusunda ilerlenmesi gerektiği mesajını verdi.
Görünen o ki Türkiye, konut sektöründe yeni bir döneme giriyor. Bakan Bayraktar’ın açıklamaları, bu dönüşümün ne denli geniş bir etki yaratabileceği konusunda ipuçları sunuyor. Hibe yerine ticaret odaklı bir yaklaşımın hayata geçirilmesi, hem ekonomik açılımlara hem de konut sahibi olma hayallerinin gerçeğe dönüşmesine olanak tanıyacak gibi görünüyor.