Son zamanlarda yaşanan bir trajedi, küçük Roza’nın ölüm haberi, tüm Türkiye'yi yasa boğdu. 8 yaşındaki Roza, 10 ay önce yaşadığı sağlık sorunları ile halkı endişelendirmişti. Bugün ise acı bir haber geldi: Roza, tüm müdahalelere rağmen hayata gözlerini yumdu. Bu kayıp, sadece ailesini değil, Roza’yı seven tüm insanları derinden etkiledi. Tahmin etmenin zor olduğu bir süreç, bir çocuğun hayatından bir şeyleri alıp götürdüğünde ortaya çıkıyor. Kayıp, bazen bir hüzün bile olsa anlam kazanabiliyor; ama bu olay, birçok soru işaretini beraberinde getirdi.
Roza, geçen yıl aniden hastalanarak hastaneye kaldırılmıştı. Doktorlar, nadir görülen bir hastalığı olduğunu belirtmişti. Ailesi, Roza'nın sağlık durumu hakkında düzenli olarak sosyal medya üzerinden güncellemeler paylaşarak destek aramıştı. Ancak 10 ay içerisinde büyük zorluklar yaşamış olan Roza, bu mücadelede sonunu getiremedi. Küçük yaşta bir çocuğun, hayatta karşılaştığı en zor mücadelelerden birini vermesi ailenin ve çevresindekilerin kalplerini kırdı. Roza’nın yaşadığı zorluklar, toplumsal duyarlılığı artırmak için bir fırsat olarak değerlendirilmeli, benzer durumlarla karşılaşan çocukların hikayetleri daha fazla duyulmalıdır.
Roza’nın hastalığı ve ölümü, sosyal medyada geniş yankı buldu. Aile ve arkadaşları, Roza'nın mücadelesini desteklemek amacıyla #RozaİçinSavaşıyoruz etiketiyle kampanyalar düzenledi. Bu süreçte birçok paylaşımdı ve Roza'nın hastalığı hakkında farkındalık oluşturma çabası dikkat çekti. Roza'nın vefatı, sadece bireysel bir kayıptan daha fazlası olarak algılanmalı. Toplumsal olarak birbirimize kenetlenme, destek olma ve bilinçlenme adına önemli bir fırsat olarak değerlendirilmesi gereken bir durum. Benzer hastalıklar yaşayan çocuklar için daha fazla bilinçlendirme çalışması yapmak ve yaşam kalitelerini artırmak adına neler yapılabileceğini konuşmalıyız.
Roza'nın anısına düzenlenecek etkinliklerle, yaşanan acılara dikkat çekmek ve bir fark yaratmak için harekete geçmek, toplumu etkileyebilir. 8 yaşında hayata veda eden bir çocuğun, milyonlarca insan tarafından hatırlanması ve hikayesinin anlatılması, toplumumuzun empati kurmasını sağlayabilir. Roza’nın anısı, yaşam mücadelesi veren başka çocuklara ışık tutmalı ve bu çocuklarla ilgili farkındalık yaratılması için bir çağrı olarak değerlendirilmelidir.
Aileleri zor durumda bırakan bu kayıplar ve çocukların sağlık durumlarına dikkat çekmek için, hem bireysel hem de toplumsal olarak sorumluluk almak gerekiyor. Tüm sağlık sorunlarıyla birlikte yaşam mücadelesine devam eden çocuklar ve aileleri için destek sağlayacak farkındalık kampanyaları, medyadan başlayarak geniş bir kitleye ulaşmalıyız. Roza’nın hikayesi, ikna edici bir şekilde bu amaçla canlı tutulmalı ve benzer trajedileri engellemek için çabalarını sürdürmeliyiz.
Sonuç olarak, Roza’nın kaybı sadece bir acı olay değil, aynı zamanda toplumsal sağlık bilinci için bir çağrıdır. Bu tür olaylarla karşılaşmamak için sağlık alanında daha fazla çalışma ve destek projeleri hayata geçirilmeli. 8 yaşında kaybedilen bir can, birçok insanın hayatına dokunabilir. Roza'nın yaşadığı zorlukları anlayarak ve paylaşarak, benzer sorunları yaşayan çocuklar için elimizi taşın altına koymalıyız.